23 Kasım 2010 Salı

DZİGA VERTOV BİYOGRAFİSİ

Asıl adı  Denis Arkadiyeviç Kaufman olan Vertov 2 Ocak 1896'da Polonya'nın Rusya'ya bağlı bölgesinde dünya geldi.. Sinemada 'Sine-göz' (Kinoglaz Manifestosu) akımının kuramcısıdır.O zaman Rus İmparatorluğu'nda, günümüzde ise Polonya'da bulunan Bialystok’da 1912-14 arasında, lise yıllarında müzik eğitimi aldı. 1915'de Petrograd’a gitti ve Psiko-Nöroloji Enstitüsü’nde okumaya başladı. Bu arada şiirlerini yayımlıyor, denemeler ve bilimkurmaca romanlar yazmaya çalışıyordu. Avant-garde ve fütürist gruplara katıldı. 1918 yılı başında yazar Mikhail Koltsov’un isteğiyle Moskova Film Komitesi’nde yazar ve kurgucu olarak çalışmaya başladı. Yazın Komite’nin Belgesel Bölümü sekreterliğine getirildi. Adını bu dönemde Dziga Vertov’a dönüştürmüştür.Dziga, Ukrayna dilinde "dönen topaç", Vertov ise Rusça'da "çark" anlamına geliyordu.Sinemada kurmacaya karşıdır. Dramayı, "burjuvazinin elindeki bir afyon" olarak nitelendirir. Kameranın işlevini, sadece görüntüyü kopyalayan değil, "gözün güçsüzlüğünün aşılması için bir araç" olarak tanımlar. Filmleri Ajit-trenlerle Sovyetler Birliği'ni baştan sona dolaşmıştır.

VERTOV HAKKINDAKİ KİTAPLAR

Sinemada Konstrüktivizm Dziga Vertov
The Man with the Movie Camera Cinamatic Analysis
Vlada Petric

 

 

 

Sine-Göz

Dziga Vertov
Kino-Eye
The Writings of Dziga Vertov
Annette Michelson - Kavin O'Brien


  
Dziga Vertov and the Twenties
Yuri Tsivian 


The Film Companion 
Graham Roberts

VERTOV'UN İLK ÇALIŞMALARI

Ekim Devrimi'nden hemen sonra, Moskova'daki sinema komitesinde Vertov, yazar ve kurgucu olarak çalışmaya başladı. 1918'de Sinema Haftası (Kino Nedelya) adlı, Sovyet yaşamından çeşitli kesitler sunan ve Kuleşov tarafından yönlendirilen haftalık haber filmlerinin kurgusuyla görevlendirildi. 1919'da da ilk derleme filmi olan Devriminin Yıldönümü'nü (Godovşçina Refolutsii) yaptı. Bu film ajitasyon trenlerinde ve nehirlerde yolculuk yapan ajitasyon gemilerinde kullanıldı.
Vertov 1922 yılında, bir makaralık, haber- magazin filmlerini üretmeye başladı. Pravda gazetesinde esinlenerek,Kino-Pravda denilen ve gösterim sıklığı belirli olmayan bu filmlerden iki yılda yirmi üç tane gerçekleştirildi.

DZİGA VERTOV FİLMOGRAFİSİ


  • 1918-19 Kinonedelia (Haftalık Sinema, 45 bölüm, kısa) (ortak yön: Mikhail Koltsov)
  • 1919 Anniversary of the Revolution
  • 1919 The Mironov Trial (kısa)
  • 1919 The Exhumation of the Remains of Sergei Radonejz (kısa)
  • 1920 The Battle of Tsaritsyn (kısa)
  • 1920 Instructional Steamer ‘The Red Star’ (kısa)
  • 1920 The All-Russian Elder Kalinin (kısa)
  • 1921 Agit-Train ‘Vtsik’ (kısa)
  • 1921 Commander of the 13th Army, Comrade Kozhevnikov (kısa)
  • .. 1922 History of the Civil War
  • 1922 The Trial of the S.R. (kısa)
  • 1922 Department Store (kısa)
  • 1922-25 Kino-Pravda (23 bölüm, kısa) (süpervizör)
  • Yesterday, Today, Tomorrow (1923, no:13)
  • Spring Film-Truth (1923, no:16)
  • Black Sea-Arctic Ocean-Moscow (1924, no:20)
  • Leninist Film-Truth (1924, no:21)
  • In the Heart of the Peasant Lenin is Alive (1925, no:22)
  • Radio Film-Truth (1925, no:23)
  • 1923 Five Years of Struggle and Victory
  • 1923 Today (kısa animasyon) (süpervizör)
  • 1923-25 Goskinocalendar (55 bölüm, kısa)
  • 1924 Soviet Toys (kısa animasyon) (süpervizör)
  • 1924 Humoresques (kısa animasyon)
  • 1924 Give Us Air! (kısa)
  • 1924 Kino-Glaz
  • 1925 The Foreign Cruise of the Ship of the Baltic Fleet (kısa)
  • 1926 Forward, Soviet! (süpervizör)
  • 1926 One Sixth of the World (süpervizör)
  • 1928 Eleventh (süpervizör)
  • 1929 The Man With the Movie Camera  (Kameralı Adam)  (süpervizör)
  • 1930 Enthusiasm- Symphony of the Don Basin
  • 1934 Three Songs of Lenin
  • 1937 Lullaby
  • 1937 Memories of Sergo Ordzhonikidze (kısa)
  • 1937 Sergo Ordzhonikidze
  • 1938 Glory to Soviet Heroines (kısa)
  • 1938 Three Heroines
  • 1941 In the Region of Peak A (kısa)
  • 1941 Blood for Blood, Death for Death (kısa)
  • 1941 News Men - In the Line of Fire (kısa)
  • 1942 To You, Front – Kazakhstan’s Tribute to the Front
  • 1944 In the Mountains of Ala-Tau (kısa)
  • 1944 The Oath of the Young (kısa)
  • 1944-54 News of the Day (54 bölüm) (süpervizör)

SİNE- GÖZ

SİNEMA VE VERTOV ...
“Bir sinema yazarıyım ben. Bir film ozanıyım.   Kağıda yazmak yerine, film üzerine yazarım.”  1935-D.V

“ Vertov’un uzun yıllar çalışması sonucu geliştirdiği bir kuramdır; Kino-Glaz(sinema-Göz) kuramı.  “Konuşmalı olmayan, oyuncusu bulunmayan, daha önce tasarlanmış mizansen çabasından uzak sinemanın kuramını formüle etmiştir. Sinema-Göz, görülebilir dünyanın belgesel sinemayla anlatımıdır. Vertov, kardeşleri Mikail, Boris ve karısı Elizaveta Svilov ile Sinema-Göz grubunu kurarak, bu kuramını uyguluyor.”

DZİGA VERTOV'UN BAZİ FİLM AFİŞLERİ





DZİGA VERTOV'UN KİNOGLAZ MANİFESTOSU

Kinoglaz Manifestosu

1. Drama halkın afyonudur.
2. Kahrolsun beyaz perdenin ölümsüz kralları ve kraliçeleri. Yaşasın sıradan, günlük işlerin başındaki ölümlü insanlar !
3. Kahrolsun burjuva senaryoları !
4. Drama kapitalistlerin elinde ölümcül bir silahtır. Biz bu silahla devrimci günlük yaşamımızı sergileyerek silahı düşmanımızın elinden alacağız!
5. Modern drama da eski dünyanın bir artığı, devrimci gerçeğimizi eski şekillere sokma çabasıdır.
6. Kahrolsun günlük yaşamımızın tiyatroda sahnelenmesi. Bizi olduğumuz yerde yakalayıp çekin!
7. Senaryo üzerinde uydurulmuş bir masaldır. Biz kendi yaşamımızı yaşarken üzerimize biçilen görüntülere boyun eğmeyeceğiz!
8. Herkes kendi işini yapsın, başkasının işini engellemesin! Sinemacının işi bizi, işimizi engellemeyecek bir şekilde çekmektir.
9. Yaşasın proletaryanın devrimci sine-gözü!

SOVYET SİNEMASI



Sovyetler Birliği’nde sinemanın hem teorik, hem de pratik olarak bu kadar gelişmesini ve tüm dünya sinemasını etkilemektedir. Sovyet sinemasının bu kadar gelişmesinin nedeni ise başta Lenin olmak üzere; devlet görevlileri ve organları tarafından sağlanılan desteklerdi. ‘Kötü film yapmak’ dışında her türlü hak tanının bu genç kuşak, dünyanın ilk sinema okulunda eğitim almış; devletin onlara sağladığı teknik olanaklarla ilk filmlerini çekmişlerdir. Lenin, sinemanın halkın aydınlanmasında önemli bir yeri olduğunu farketmiş ve sinemacıları filmlerini göstermek için ülkenin en ücra köşelerine göndermiş; buralarda halkın yaşayışı hakkında fikir sahibi olan yönetmenler; yepyeni hikayelerle büyük kentlere geri dönmüşlerdir.. Bu sinemanın bu kadar gelişkin olması Devrim’i halka anlatma çabasıyla koşuttur aslında. Devrim’e yürekten inanmış bu genç kuşak; bir yandan estetik özelliklerden ödün vermeden, hatta yeni değerler katarak filmler çekmişler; öte yandan halkın beklentilerini karşılayacak yapımlara imza atmışlardır.
Sovyet sinemasının en büyük özelliği biçimden fazla öze önem vermesidir. Filmler biçimlerine göre değil, taşıdıkları öze göre değerlendirilir. Sinema halkın yaşama katılma isteğini artırmak, olumlu kahramanlarla seyircisine toplumsal anlayışı aşılamak ve halk kitlelerinin beğenisini eğitmek amacı güderler. Devrim’in iddialarından birisi olan burjuva sanat ve düşünce akımlarından kurtulmak da, Sovyet sinemacıların yeni yöntemler, üslüplar ve kuramlar geliştirmesinde önemli bir etki yaratmıştır.
Bu bakımdan Sovyet Sineması, Bolşevik Devrim’den ayrı düşünülemeyecek bir sinemadır. Her ikisi de eski olanı yıkıp, yeni olanı ortaya çıkarmak iddiasındadır. Sovyet Sineması’nın kaderi de devrimin kaderini izler...

KAMERALI ADAM

Dziga Vertov'un son sessiz 1929'da çektiği belgesel filmdir.Kent semfonilerinden etkilenmiş ama farklı bir filmdir. Her şeyi yalın çıplaklığı ile sine- göz vasıtası ile seyirciye yansıtıyordu.Moskova'da gün doğuşundan geceye dek olanlar filmin kahramanı olan kamera tarafından izleniyordu. Bölünmüş çerçeve, çoklu bindirme teknikleri kullanılmıştır. Hızlı yazımlanmış çekimlerle harekete ve zamana müdahale edilmiştir. Her hangi bir oyuncu ya da dekor ya da kurmaca yoktur. Genç Sovyetlerde şehirleşme, makineleşme ve insanla makinenin uyumu vurgulamıştır. Vertov Sinema'nın gerçeğin düzenlenmiş hali olması gerektiğini savunuyordu. Kurmacaların seyirciyi afyon gibi uyuttuğunu söyleyerek eleştiriyordu. Bu nedenle Kameralı Adam' da gerçeği çarpıtmadan yansıtmayı başarmıştır.
Çalışan işçi sınıfının sosyal ve kültürel ihtiyaçlarına cevap verecek lokalleri, barları, halk plajlarını, sosyalizmin ruhunu güçlendiren kolektivist sporları (sırıkla atlama, gülle atma, atletizm) gösteren film sosyalist gercekliğe dayanmıştır. Filmin bir amacıda sinemanın olanaklarını halk tanıtmaya çalışmaktır.

22 Kasım 2010 Pazartesi

LENİN'İN ÜÇ ŞARKISI


Vertov, sesi büyük bir çoşkuyla karşıladı. Hakikatin peşinden koşan ve gençlik yıllarında sesle ilgili deneyler de yapmiş olan Vertov, sesin görüntülerle uyumlu olduğu kadar uyumsuz biçimde de kullanılabileceğini, film kadar rahatlıkla kurgulanacağını düşünüyordu. Bu düşüncelerinin geçerliliğini madencilere övgü olarak yaptığı ilk sesli filminde, Coşku'da (Entuziazm, 1931) kanıtladı. Bu açıdan ulaştığı en başarılı nokta ise Lenin'in Üç Şarkısı (Tri Pesni o Leninye, 1934) oldu. Vertov, Lenin'in yaşamını ve öğretisini anlatan bir film yapmak üzere yola çıkmış, bu nedenle önce biyografik bir yaklaşım benimsemişti. Ancak, araştırmalarını sürdürürken ülkenin geniş topraklarında Lenin'in öğretisinden en çok etkilenenlerin Orta-Asyalı kadınlar olduğunu görerek fikrini değiştirdi. Sonunda devrimin içinde doğan, Lenin'i anlatan üç anonim halk türküsü seçti ve filmin bunların etrafında kurguladı.Filmde, Sovyetler'deki gelişmeler anlatılırken, Lenin'in öğretisi doğrultusunda Çin ve İspanya'daki siyasi olaylara da yer veriliyordu. Vertov'un en duygusal filmi olan Lenin'in Üç Şarkısı, bir anlamda sine-göz yönteminden uzaklaşmıştı. Arşiv araştırmaları sırasında hiç kullanılmamış ve bilinmeyen bir Lenin filmi bulan Vertov, kendi çekimleri arasında yalnızca bu eski parçayı yerleştirdi.

DZIGA VERTOV

Asıl adı Denis Arkadievich Kaufmandır. Fturist akımda yer almış olup, Sine Göz akımının kuramcısıdır. Sovyet sinamasının en önemli isimlerindendir. İlk sesli belgesel yapımcısı ve ilk görüntü üzerine yazı uygulamasını yapan yönetmendir. Görüntü yönetmeni Boris Koufman'ın ağabeyi, Varolmanın dayanılmaz hafifliği film'inin yönetmeni Phillip Koufman'ın amcasıdır. Seneryo ile çekime karşıydı. Sinemanın izleyiciyi uyuşturduğunu ileri sürerek sine-göz akımını başlattı. Ona göre kameranın çektikleri iyi bir montaj ile çarpıtılmadan seyirciye aktarılmalıydı.



Kameralı Adam